21 Haziran 2018 Perşembe

Keyifli ve Keyifsiz Sabahlar

Merhaba

(Muzurella blogunun sahibinden esinlendim)
Bazı sabahlar çok mutlu uyanıyorum.Telefonum şu şarkıyı çalarak uyandırıyor beni. Sahip olduğum her şeye şükrederek. En çokta ailem için, çocuklarım için şükrediyorum. Sonra bu keyifli sabahlarımda bir işim olduğu için de şükrediyorum. Oğluma kahvaltı hazırlıyorum. Kahvaltıda onunla sohbet etmeye bayılıyorum. Ben de onunla kahvaltı ediyorum çoğunlukla. Kesinlikle sabah insanı değilim. Bazı insanlar sabahları çok enerjik ve mutlu uyanırlar. Onlardan değilim. Benim kendime gelmem biraz sürüyor. Sonra oğluma tereyağda yumurta yapıyorum ama sadece 1 tane yumurta kırıyorum. İkimiz "sen çok yedin, ben az yedim" diye kavga ederek didişe didişe kahvaltı ediyoruz. Eşim bir anlam veremiyor "neden iki yumurta kırmıyorsun" diyor. Oğlum da ben de "biz böyle daha çok seviyoruz" diyoruz. Oğlumu okula yolcu ediyorum. Asansörün kapısı kapanana kadar öpücük gönderiyorum. Sonra giyinip kızımı uyandırıyorum. Ona da sabahları sarılıp biraz yanında yatmak çok güzel oluyor. Aynı benim gibi yatıyor. Genetik galiba. Kendisi hafta içi çok zor uyanıyor, hafta sonu kendi kendine erkenden kalkıyor.((((
Sonra işe geliyorum. Çay demlenmiş oluyor. "Günaydın arkadaşlar" diyorum. Herkes bana günaydın diyor ve ben hemen konuşmaya başlıyorum.Yolda gelirken neler olduğu, bir gün önceki akşam neler olduğu vb... herşeyi anlatıyorum. Bana "geldiğin belli oluyor" diyorlar. Bilgisayarımı açıp şu şarkıyı çalmaya başlıyorum. Son zamanlar da favorim.
Sonra çayımı içerken bloguma bakıyorum. Takip ettiğim bloglara bakıyorum . Ve sonra çalışmaya başlıyorum.Böyle sabahlarımı çok seviyorum.
Ama daha az olmakla birlikte bazı sabahlarda telefonun alarmı çalmaya başladığında eşimi dürterek uyandırıyorum ve "bu sabahta sen kalksan sanki ne var" diye homurdanıyorum. Kalkmazsa sinirleniyorum hışımla kalkıyorum yataktan. Kalkarsa uyumaya devam ediyorum. Sonra sürünerek lavaboya gidiyorum. Mutsuz mutsuz giyinerek 20 yılımı artık doldurduğumu, artık emekli olmak istediğimi düşünüyorum. Erken kalkmaktan bıktığımı düşünüyorum ve annemin "uykuya doyamadan gidecen bu dünyadan" lafı geliyor aklıma ve kendime acıyorum.İşe geliyorum  otobüste uyuklayarak. Afyonumun patlaması biraz zaman alıyor. Kendime gelmek için hareketli parçalar dinliyorum.
Günler böyle geçip gidiyor. Ve zaman çok çabuk geçiyor. Ömrümüz geçiyor. Bu zamanı keyifli de geçirebiliriz keyifsizde tercih bizim:)))))
11.06.2014

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Kardeş Kıskançlığı

Kardeş Kıskançlığı Geçenlerde nereden geldiyse aklıma kızım yeni doğduğu zamanlarda yaşadığım kardeş kıskançlığı geldi. Öncelikle şunu b...