21 Haziran 2018 Perşembe

OĞLUM VE OKUL

Merhaba
Yoğun geçen bir hafta sonunun ardından iki gündür kendime gelmeye çalışıyorum. Bu yorgunluğun sebebi bahar mı acaba? Ya da yaşlandım mı ne? Hafta sonu Konya'ya gidip gelmek beni çok yoruyor. Pazar akşamı eve geldikten sonra pıhtılaşmış bir şekilde Güneşi Beklerken izlerken oğlumun cumartesi günü girdiği özel okul bursluluk sınav sonuçlarına bakmamız canlanmama sebep oldu. Şu an okuduğu okuldan %50 burs kazandığını görünce çok mutlu olduk. Hemen annemi, kardeşlerimi aradım. Hepsi de "biz zaten Arda'dan bekliyorduk" dediler. Ben de hep inanmıştım oğluma. Gurur duydum kendisiyle. Ama en güzel tarafı Ardam çok mutlu oldu. O kendisiyle gurur duydu ki en önemlisi onun kendisiyle gurur duymasıydı.
Arda okula başladığında çok sorun yaşadık kendisiyle. O sıralarda Ezgi tam yürümeye başlamıştı ve Arda'nın kardeş kıskançlığı tavan yapmış durumdaydı. "Oğlum hadi gel birlikte yapalım ödevlerini" dediğimizde kitabı defteri yırtıp atıyordu ve "bak kitap yok, ödev yok" diyordu. Benim saçlarda elektiriğe tutulmuş gibiyn oluyordu. O yıl çıldırtmıştı beni sıpa. Mesela birine çok kötü bir ah etmek istediğimde içimden "Allah sana birinci sınıfa giden bir oğlan versin inşallah" diyesim geliyor. O derece zorlanmıştım Ardam 1. sınıfa giderken. Ve şunu gözlemledim o dönemde. Oğlumun okuluna gittiğimde, kümeleşmiş şikayet eden anneler görüyordum ve hepsine soruyordum. Kız mı, oğlan mı? sizin diye. Ve bilin bakalım ne çıkıyordu? Hepsi erkek çocuğu oluyordu , bir  tane bile kız annesi olmaz mı içlerinde? Yoktu ama. Kız çocuğu olan annelerden(çocuğuna göre değişmekle birlikte) pek şikayet duymadım. Önümüzde ki yıl kızım başlayacak ilk okula inşallah bende şikayet edecek şeyler yaşamam.
Arda'nın okula başladığı ve kitaplarını falan yırtıp , ödev yapmadığı bir gün asansörün önünde bir komşumla karşılaştım. Sanırım gerginliğim yüzümden anlaşılıyordu ki komşum "iyi misin?" diye sordu. "Hayır" dedim "çıldırmak üzereyim" sonra anlattım. İyi olacak hastanın doktor ayağına gelirmiş. Komşum özel bir etütte öğretmenlik yapıyordu ve o yıl kızı üniversite sınavına gireceği için çalışmıyordu. Bana "istersen bana gönder ben onu çalıştırırım" dedi. Yani ilkokul 1. sınıfta özel öğretmen tuttuk oğluma ama hep derim ki Dilek Hanım hayatımızı kurtardı. Arda'nın okulu sevmesini sağladı.
Ama tabi herşey düzelmedi. Her yıl okullar açıldığında bir adaptasyon süreci geçirdik. Üçüncü sınıfa başladığı yıl 2  hafta falan hiç ödev yapmadı. Sorduğumuzda da ödevinin olmadığını söyledi. Biz de inandık "okullar yeni açıldı ya, yok herhalde" dedik ama varmış. Bir gün kitabında bir not gördüm. Notta "Çocuğunuz hiç ödev yapmıyor. Lütfen biraz ilgilenir misiniz?" yazıyordu. İlgisiz anne-baba konumuna düştük resmen. Neyse yine adaptasyon sürecinden sonra düzeldi. 
Dördüncü sınıfta özel ders aldırdık. Bu sefer de ingilizce dersinden nefret etti. Aslında o yaz İngiltere ve Fransa'ya gitmiştik ve eşimle benim ingilizce konuşmamdan çok etkilenip "ben de ingilizce öğreneceğim" demişti. Ancak ne olduysa İngilizce öğretmeni derste bütün sınıfa bağırıp çağırdığı için benim oğlan yine kapattı kendini. Google'a "ingilizce bilmek gerekmeyen meslekler" diye yazıp arama yaptırıyordu geçen yıl "Ben çöpçü olacağım, çöpçülerin ingilizce bilmesi gerekmiyor" diye dolaştı ortalıkta. Tabi notu zar zor 3 geldi karnesine.  En son bu yıl gittiği özel okulda sevdi İngilizce'yi ve karnesine de 5 geldi. Bir de kitap okumaya başladı bu yıl ki bizim için sevindirici 2. şey de kitap okumasıydı. Yakın arkadaşı Yunan Mitolojisi kitapları serisi okuduğu için merak sardı ve şimdi kitap yetiştiremiyoruz maşallah kendisine.
İşte bu yüzden oğlumun burs kazanması bizim için çok anlamlı. Onun motive olması için de çok gerekliydi. Okul hayatı hiç kolay olmadı bizim için. Babasıyla ders çalışırken kulaklarını kapatıp şarkı söylüyordu. Sonra bir kavga kıyamet. Aralarını yapmak zorunda kalıyordum. Eşime gidip "Arda seni dinleyecekmiş hayatım, seni kızdırdığı için çok üzgün" diyordum. Sonra da Arda'ya gidip "baban seninle ders çalışmayı çok istiyor ama sen onu dinlemediğinde çok üzülüyor" diyordum ve ikisini bir araya getiriyordum:))))
Neyse bundan sonra daha güzel olacağı kanısındayım, umudundayım. Ama bu süreçte ilk okulda özel okula vermediğim için biraz pişmanlık yaşadım. Aslında o dönemde çok kişiyle konuştum. İlkokulda özel çok gerekli değil demişlerdi insanlar.  Bu konu biraz karmaşık bence. Daha sonra bu konuda ki tecrübelerimi de yazarım.
15.04.2014

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Kardeş Kıskançlığı

Kardeş Kıskançlığı Geçenlerde nereden geldiyse aklıma kızım yeni doğduğu zamanlarda yaşadığım kardeş kıskançlığı geldi. Öncelikle şunu b...