Selam
Geçtiğimiz yaz yakın bir arkadaşım Küba'ya gitti. Benim de merak ettiğim bir ülke. Mesela Küba'da sağlığın ve eğitimin tamamen devletin olduğunu anlattı ve Türk Toplumu olarak bizim biraz ağlak bir millet olduğumuzu, acı çekmekten zevk aldığımızı ve acı çekenlere karşı fazla anlayışlı olduğumuzu fark ettiğini söyledi. Ben de bir süredir bizim toplumumuz için aynı şeyleri düşünür oldum. Küba'da insanların sokaklarda dans ettiğini ve durup dururken bile eğlenmeye, dans etmeye başlamanın normal olduğunu , insanların neşeli olduğunu anlattı.
Hiç bir ülkeyi övmek amacında değilim ama öz eleştiri de yapabilmeliyiz. Son dönem gençler arasında popüler olan Kore Filmlerinin neden popüler olduğunu düşündüğümde ve çevremde bu konuları konuştuğum insanlara göre de , filmlerde en çok saygı, gelenek ve her şeyi tüketmemiş olmanın cazip olduğunu fark ettik. Son zamanlarda çok sık duyduğumuz "değerler eğitimi" kavramının önemi gittikçe artıyor. Yani insana dair değerlerden gittikçe uzaklaşıp, her şeyi tüketip ama hala mutlu olmadığımızda anlıyoruz.
Son dönemde iyice dillere pelesenk olmuş olmasına rağmen anlayamadığımız "mutluluk içimizde" kişisel gelişim klişesinin özünü kavrayamıyoruz.
Son başlayan dizileri annem seyrettiği için izlemek durumunda kalıyorum ve ne zaman bıkacağız bu "zengin kız, fakir oğlan", "zenginliğe hayranlık" vb.... gibi konulardan diye düşünmeden edemiyorum. Hele ki Disney Chanel diye bir TV kanalı var. Orada ki yabancı dizilerde çocuklarımızın maruz kaldığı mesaj bombardımanını bir izleseniz inanamazsınız. Çocuklarımızı bu tarz programlardan da korumalıyız bence.
Yağmurun Dünyası www.sagnakyagmur.blospot.com sitesinde aşağıda ki yazıyı okudum ve paylaşmak istedim. Yazının orjinali için sitesine gidebilirsiniz.Yasak kelimesi çok itici bir kelime olmasına rağmen okuduğunuzda "çok doğru" diyebileceksiniz bence:)))
Geçtiğimiz yaz yakın bir arkadaşım Küba'ya gitti. Benim de merak ettiğim bir ülke. Mesela Küba'da sağlığın ve eğitimin tamamen devletin olduğunu anlattı ve Türk Toplumu olarak bizim biraz ağlak bir millet olduğumuzu, acı çekmekten zevk aldığımızı ve acı çekenlere karşı fazla anlayışlı olduğumuzu fark ettiğini söyledi. Ben de bir süredir bizim toplumumuz için aynı şeyleri düşünür oldum. Küba'da insanların sokaklarda dans ettiğini ve durup dururken bile eğlenmeye, dans etmeye başlamanın normal olduğunu , insanların neşeli olduğunu anlattı.
Hiç bir ülkeyi övmek amacında değilim ama öz eleştiri de yapabilmeliyiz. Son dönem gençler arasında popüler olan Kore Filmlerinin neden popüler olduğunu düşündüğümde ve çevremde bu konuları konuştuğum insanlara göre de , filmlerde en çok saygı, gelenek ve her şeyi tüketmemiş olmanın cazip olduğunu fark ettik. Son zamanlarda çok sık duyduğumuz "değerler eğitimi" kavramının önemi gittikçe artıyor. Yani insana dair değerlerden gittikçe uzaklaşıp, her şeyi tüketip ama hala mutlu olmadığımızda anlıyoruz.
Son dönemde iyice dillere pelesenk olmuş olmasına rağmen anlayamadığımız "mutluluk içimizde" kişisel gelişim klişesinin özünü kavrayamıyoruz.
Son başlayan dizileri annem seyrettiği için izlemek durumunda kalıyorum ve ne zaman bıkacağız bu "zengin kız, fakir oğlan", "zenginliğe hayranlık" vb.... gibi konulardan diye düşünmeden edemiyorum. Hele ki Disney Chanel diye bir TV kanalı var. Orada ki yabancı dizilerde çocuklarımızın maruz kaldığı mesaj bombardımanını bir izleseniz inanamazsınız. Çocuklarımızı bu tarz programlardan da korumalıyız bence.
Yağmurun Dünyası www.sagnakyagmur.blospot.com sitesinde aşağıda ki yazıyı okudum ve paylaşmak istedim. Yazının orjinali için sitesine gidebilirsiniz.Yasak kelimesi çok itici bir kelime olmasına rağmen okuduğunuzda "çok doğru" diyebileceksiniz bence:)))
KÜBA'DAKİ YASAKLAR LİSTESİ
* Sömürücü ülkelerin bayraklarının yakılması yasak; çünkü onlar yöneticileri değil, o ülkenin halklarını temsil ediyor.
* Karalamacılardan dahi olsa, birinin ölümüne sevinmek yasak; çünkü ailesinin acısına saygı duyulur.
* Birilerinin karşısında diz çökmek yasak.
* Onurunu kaybetmek yasak.
* Gerçekten özgür olmanın gücünü kaybetmek yasak.
* Fidel Castro'nun heykelini yapmak veya adına anıtlar dikmek yasak. Ona tapmak yasak, o yaptığı işleri insanlığın çıkarı için yaptığını, kişisel olarak çıkar sağlamak veya yücelmek için yapmadığını söyler.
* Zaten hak olan bir şey için yalvarmak, dilemek onu bir mükafat gibi görmek yasak.
* Tarihsel düşmanların özel hayatından konuşmak. Bu sebeple meşhur "Clinton ve Monica Lewinsky" meselesi hakkında bir tek Kübalının bile konuştuğu duyulmadı.
* Halkın iktidarına ve yaşayış şekline karşı işler çevirmek veya ona karşı çalışmak yasak.
* Cehalet yasak.
* Marjinallik yasak.
* Kültürel yozlaşmak yasak.
* Çocukların kaderine terkedilmiş bir şekilde sokaklarda uyuması yasak.
* Az sayıda zenginin çok varlığının olması ve çok sayıda İnsanın az varlığının olmasını oluşturacak durumlara devletin göz yumması yasak.
* Dünya üzerinde herhangi bir yerde Üniversite okuma şansı olmayan gençlerin, hayallerine ulaşmak için ne yapacağını bilmeden Çaresiz kalması yasaktır. Bu yüzden ELAM (Latin Amerika Tıp Okulları) kurulmuştur.
* Muayene ve ameliyat parası olanağından yoksun olduğunu için doktora gitme imkanını kaybetmiş insanların olması. Bu sağlık alanındaki problemler sadece Kübalıların problemi olarak değerlendirilmesi kabul edilemez. Bu sadece Kübalıların problemi değildir, dünyada yaşayan kadın- erkek yoksul halkların problemidir. (Küba'nın yaklaşık 30.000 doktoru dünyanın yoksul ülkelerinde hizmet vermektedir; Çevirenin notu).
* Beslenmede yetersiz düzeyin varlığı yasak.
* Çoçuk ölümlerinin olması yasak. Dünyadaki Katolik kilisesinin, dünya üzerinde kurbanlar almaya
devam eden, kondom kullanılarak kaçınılabilecek hastalıkların, okullarda ve gençlik çevrelerinde konuşulmasını ve bunun önlemlerinin uygulanmasını yüzsüzce engellemektedir.
* Dayanışma eksikliği yasak.
* Duyarsızlık yasak.
* İnsanların topluma karşı sevgi ve saygı duymaması yasak.
* Dayanışma ihtiyacı olanlarla dayanışma eksikliği yasak.
* İki yüzlülük yasak.
* Başkalarının alınteriyle birkaç kişinin zenginleşmesi yasak.
14.10.2014
* Karalamacılardan dahi olsa, birinin ölümüne sevinmek yasak; çünkü ailesinin acısına saygı duyulur.
* Birilerinin karşısında diz çökmek yasak.
* Onurunu kaybetmek yasak.
* Gerçekten özgür olmanın gücünü kaybetmek yasak.
* Fidel Castro'nun heykelini yapmak veya adına anıtlar dikmek yasak. Ona tapmak yasak, o yaptığı işleri insanlığın çıkarı için yaptığını, kişisel olarak çıkar sağlamak veya yücelmek için yapmadığını söyler.
* Zaten hak olan bir şey için yalvarmak, dilemek onu bir mükafat gibi görmek yasak.
* Tarihsel düşmanların özel hayatından konuşmak. Bu sebeple meşhur "Clinton ve Monica Lewinsky" meselesi hakkında bir tek Kübalının bile konuştuğu duyulmadı.
* Halkın iktidarına ve yaşayış şekline karşı işler çevirmek veya ona karşı çalışmak yasak.
* Cehalet yasak.
* Marjinallik yasak.
* Kültürel yozlaşmak yasak.
* Çocukların kaderine terkedilmiş bir şekilde sokaklarda uyuması yasak.
* Az sayıda zenginin çok varlığının olması ve çok sayıda İnsanın az varlığının olmasını oluşturacak durumlara devletin göz yumması yasak.
* Dünya üzerinde herhangi bir yerde Üniversite okuma şansı olmayan gençlerin, hayallerine ulaşmak için ne yapacağını bilmeden Çaresiz kalması yasaktır. Bu yüzden ELAM (Latin Amerika Tıp Okulları) kurulmuştur.
* Muayene ve ameliyat parası olanağından yoksun olduğunu için doktora gitme imkanını kaybetmiş insanların olması. Bu sağlık alanındaki problemler sadece Kübalıların problemi olarak değerlendirilmesi kabul edilemez. Bu sadece Kübalıların problemi değildir, dünyada yaşayan kadın- erkek yoksul halkların problemidir. (Küba'nın yaklaşık 30.000 doktoru dünyanın yoksul ülkelerinde hizmet vermektedir; Çevirenin notu).
* Beslenmede yetersiz düzeyin varlığı yasak.
* Çoçuk ölümlerinin olması yasak. Dünyadaki Katolik kilisesinin, dünya üzerinde kurbanlar almaya
devam eden, kondom kullanılarak kaçınılabilecek hastalıkların, okullarda ve gençlik çevrelerinde konuşulmasını ve bunun önlemlerinin uygulanmasını yüzsüzce engellemektedir.
* Dayanışma eksikliği yasak.
* Duyarsızlık yasak.
* İnsanların topluma karşı sevgi ve saygı duymaması yasak.
* Dayanışma ihtiyacı olanlarla dayanışma eksikliği yasak.
* İki yüzlülük yasak.
* Başkalarının alınteriyle birkaç kişinin zenginleşmesi yasak.
14.10.2014
bu yasakların bizde oldugunu dusunsene:)
YanıtlaSilya da bosver, dusunmeye calısırken bile devreleriyakabiliriz..