Merhaba
Geçen hafta bir halk otobüsüne bindim ve en öne şoförün arkasına oturdum. Öyle denk geldi. Tamamen tesadüf. Duyacaklarım varmış. Babaannem derdi "başına gelecek varmış". Hayır başıma bir şey gelmedi de çok şükür duyduklarım derin derin düşünmeme sebep oldu.
Önce Şoför abimiz gençten ( ben diyeyim 30 siz deyin 33), otobüsü kullanırken birini aradı. Konuşmanın gidişatından eşi olduğunu anladım. Konuşma aynen şöyleydi "Lan sen bana güvenmiyor musun? Niye telefonumu karıştırıyorsun, mesajlarıma bakıyorsun? Bak bana güvenmiyorsan akşama pılını pırtını topla evi terk et. Kızım ben seni seviyorum banane o kadından. Ne bileyim sabahın köründe niye aramış. Fazla uzattın ama. Görürsem sorarım ne derdi varmış. Ben işimde gücümde bir adamım evden işe işten eve......." Valla ne yalan söyleyeyim ben bile inandım adama, yazık dedim karısı kıskanç heralde.
Sonra bu arkadaş telefonu kapatıp 2 dakika sonra birini daha aradı. Yani adam acayip becerikli. Hem bir aracı hem de iki kadını telefonda idare etti gözlerimin önünde. Bu arada da öyle rahat ki otobüsteki yolcular beni duyuyor gibi bir kaygısı yok. İkinci aradığı kişiyle konuşması da şu: "kızım sabahın köründe niye arıyon beni, kafan mı iyi senin? ne diyecen sabah sabah. Bir daha öyle arama mesaj da atma bak fena olur. Neyse sen şimdi onu boşver cumartesi sana gelcem. Ben anlamam kızım işini gücünü bana zaman ayıracan.(Buralarda küfürler var. Aslında konuşmanın içine serpiştirilmiş bir sürü küfür var). Geliyom dedim o kadar. Hadi görüşürüz" dedi ve kapatıp tekrar karısını aradı. "Ya şimdi konuştum ben o kadınla. Ahmet abinin baldızıymış o, bi kere "bana iş bul " diye yanıma gelmişti yazık zor durumdaymış. Onun için aramış zavallı. Sen de neler düşündün kızcağız hakkında. Neyse anlaştık dimi bir daha öyle şüphelenmek, telefon karıştırmak yok. Niye gülüyon kızım deli gibi. Sinirlenecem bak. Hadi kapat görüşürüz". Böyle konuşmalar cereyan etti otobüste ve ön tarafta bulunan herkes te duydu. Zaten şoför abinin hiç umrunda değildi duyulmak.
Sonra ben kendi kendime derin düşüncelere daldım. Yalan söyleyen bir adam, hem de bundan hiç rahatsız olmadan, hakkıymış gibi, haklıymış gibi. Güven ne demek? dedim kendi kendime. Sevgi ne demek? Hayır farkındayım toplumda bunlar artık daha sık yaşanan şeyler ama ne bileyim yaaa bir üzüldüm bir kötü oldum. Karısını arayıp duyduklarımı anlatmak istedim. Seni kandırıyor demek istedim. Bir şey değişir miydi bilmiyorum. Belki de kadın biliyordu, en azından hissediyordu. Çünkü adam yalan açıklamalarını yaparken gülmeye başlamıştı. Adam da kızmıştı gülmesine. Büyük ihtimal çaresizdi, çocuğu falan vardı, bilmiyorum ama sonrasında kafamda yazdığım senaryo bu. Valla size de anlatıp acımı paylaşmak istedim sadece başka bir amacım yok.Siz de gıcık olun ben tek başıma mı gıcık olayım canım? İşte böyle. Şimdilik hoşça kalın .
13.03.2015
13.03.2015